*"114" ayrı ülkeden günlük ortalama "500" ziyaret !
*her cümle "5846" sayılı yasa korumasında !
*fotolar "ekseriyetle" büyütülebilir !
*sağ alttaki küçük dünya ?

18 Mayıs 2014 Pazar

cehalet ; en büyük düşmanımız hala....

 -yerin altında günışığını unutanlara... saygıyla....- 


kendim için , 
46 yaşındaki biri için düşünüyorum da ; 
ne çok  ne çok felaketler gördüm...

biri  20'li yaşları gören 
diğeri  20'li yaşlara giden 
çocuklarım bile 
daha şu yaşlarında 
ne çok felaketler gördü...

inşaat halinde yıkılan binalar 
insanların diri diri yakıldığı oteller
raylardan fırlayan trenler
yüzlerce yolcuyla düşen uçaklar
onbinlerce ölüme davet çıkaran depremler....

hepsini , hepsini gördüm...
gördük...

onar onar yüzer yüzer 
bölük bölük tabur tabur 
toprağın bağrına girenler gördüm...
gördük... 

annemin , 
kendi kendine verdiği onurlu sözün güzel inadıyla;
asla tayin istemeyerek , yıllarca yürüyerek gidip geldiği 
ve onlarca ayakkabı topuğu eskittiği 
şehrin en uzak semtlerindeki okulunun girişinde şu yazardı; 

" en büyük düşmanımız , cehalettir..."


küçücük bir çocuktum,  ilk kez gördüğümde bu cümleyi...

ve cehaleti , o soyut gerçekliği , daha okuma yazma bilmeyen çocuk zihnimle ,  karanlık bir kuyunun ağzındaki kapkaranlık suratlı rezil bir adama benzetirdim ...

ben büyüdüm , annem babam yaşlandı...
neredeyse torun sahibi olacak yaşa geldim...

ama düşmanımız değişmedi...

ben büyürken , 
biz büyürken ,  
annem babam yaşlanırken , 
o karanlık kuyunun ağzındaki 
kapkaranlık rezil adama benzeyen 
cehalet de büyüdü 
arsızca...

neoliberal ahlakla büyüdü...
neoliberal ekonomiyle büyüdü...
insandan da allahtan da korkmayan kar hırsıyla büyüdü...

ve bugün ; 
" cehalet , hala en büyük düşmanımız...." 

ve bugün ; 
 " cehalet daha büyük düşmanımız...."

"vurdumduymazlık 
              daha da büyük düşmanımız..."

"hayatta neyin adaleti var" diye sırıtan ve kendi çıkarlarından  başka hiçbir şeyi dert etmeye etmeye  gemisini yürüttüğünü sanan,  okumuşyazmışreziller  daha da büyük düşmanımız....

 46 yaşındayım...
ne çok felaketler gördüm...
daha da kötüsü ; 
ne çok , okumuşyazmışreziller gördüm...

bazen ,  kendime, yüreğime  bile sitem edip 
 şunu diyesim geliyor  şairin dizeleri misali ; 

"oğlum sendeki  yürek değil  çarıkmış , manda gönünden...
Teper ha babam teper. paralanmaz. teper taşlı yolları...." 

( murat örem / 18 mayıs 2014 / ankara....) 

-yerin altında günışığını unutanlara... saygıyla....- 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder