Yarın
31 Aralık 2013 ve biten yılın son günü.
360
küsur günde güneşin etrafında tam bir tur daha yaptı dünya.
Nazım
Hikmet mahpusluk şiirinin
bir yerinde şunu der ;
“
ben içeri düştüğümden beri
güneşin
etrafında on kere döndü dünya
ona
sorarsanız:
´Lafı bile edilemez, mikroskobik bir zaman...´
bana
sorarsanız: ´On senesi ömrümün...´
bir
kurşun kalemim vardı ben içeri düştüğüm sene
bir
haftada yaza yaza tükeniverdi,
ona
sorarsanız: ´Bütün bir hayat...´
bana
sorarsanız: ´Adam sende bir hafta...´”
Adettendir
; her gelen yeni yılda tatil günlerine bakıp haber yapar amatör gazeteciler ,
bu yıl şu kadar tatil yapacağız diye...
19.
yüzyılın Alman yazarı Büchner de şunu demiştir ;
“Hayat zenginler için uzun bir pazar
günüdür” ...
Büchner’in
cümlesi çok çarpıcı çünkü hepimiz hayatımızın her döneminde
farklı şeyler yaşayabiliyoruz...
Kimimiz
için ekmek parası kömür karasından veya başka koşturmacalardan emek
emek çıkarken kimilerimiz için hayat daha kolay olabiliyor dededen
atadan babadan kalma zenginliğin
sayesinde...
Kimilerimiz
için çocukluğumuzun en büyük
hatırası emeğiyle kazanan babamızın eve
gelirken alabildiği yeni bir çift ayakkabı olurken bir başkamız 18 yaşına
girdiği gün kendisine alınan otomobilin rengini sevmediği için ağladığını
hatırlıyor....
Hayatın
kendisi böyle bir şey çünkü...
Dünya
yeni ve çok tehlikeli bir dalganın hatta anaforun esiri artık...
Reklamlar
yazılar televizyonlar hatta kitaplar hep şunu , şu tehlikeli ve yanlış
cümleleri fısıldıyor bilinç altımıza;
Senin
değerli olman için yalnızca insan
olmaklığın yetmez, senin değerli olabilmen için habire tüketmen habire tüketmen
soluksuz biçimde satın alman para harcaman gerekir...
Oysa
insan tüketirken değerli değildir.
İnsan
üretirken , çalışıp çabalarken değerlidir.
Daha
da önemlisi insan düşünürken değerlidir...
Hem
de yalnızca kendini değil dününü , bugününü, yarınını ve bütün insanlığı
düşünürken en değerlidir insan...
Ne
diyordu şair A.Kadir ;
“Başımıza
gelen bütün bu şeyler
dünyada
olmamaktan daha iyi
hem
bizim için hasret falan da neymiş ki
sen
orada yıldızlara bakar dalarsın
ben
burada cıgaramı yakar dalarım
işte
olur biter...”
(
murat örem / 30 aralık 2013 / ankara...)