Eskiler, Şubat ayına güccük şubat, cüce şubat
da derlermiş, diğer aylardan daha kısa
çektiği için...
Şubat
ayı güccük , cüce ama onun bu durumu
farklı isimlerin dünyadaki konukluğunun sona ermesine engel olmamış ne yazık ki...
Yaşı
yetenler hatırlar;
ülkenin
gazetecilik tarihinde önce
prensipleriyle, bir haberi en az iki yerden doğrulatmadan kesinlikle yayınlamamasıyla
ve objektifliğiyle anılan Abdi İpekçi öldürüldüğünde 1979
yılının 1 Şubat’ıydı...
Türk Basın Tarihi'nde, görevi başında öldürülen genel yayın yönetmenlerinin maalesef ne ilki ne de sonuncusu olan Abdi
İpekçi’nin 1979’daki ölümünün ardından tam
tamına 20 yıl geçip tarih 1
Şubat 1999 olduğunda, bu kez de
anadolu müziğinin unutulmaz ismi Barış Manço’yu almıştı aramızdan cüce
şubat...
Dizeleri,
besteleri, sesi, dervişan duruş ve söylemiyle yediden yetmiş yedinin gönlüne
seslenmiş biriydi Barış Manço...
“Yıllar
geçer güz yaz olur
Barış
bir gün toprak olur
Sil
gözyaşın
durma
ha durma…”
demiş biriydi de....
Barış
Manço’nun gençlik yıllarına denk gelen 1960’lar müzikte de arayışların
yaşandığı dönemdi…Sonraki yıllarda Anadolu
Rock veya Anadolu Pop adıyla tanımlanacak akıma en büyük emeği vermiş isimlerin başında
gelecekti 1960’ların genç Barış Manço’su...
Müziğinin
yanında, her gruptan insanla ve özellikle çocuklarla çok yakın ilişki
kurabilmiş biriydi Barış Manço...20. yüzyılın
hırslarından, zaaflarından, nefsinden arınmış bir derviş vardı sanki
karşınızda...
1960’lardan
itibaren Barış Manço’nun farklı giyim
kuşamını bile kolayca kabullenen toplum,
onun 1990’larda yerel yönetici olmak için siyasete atılmasını
duygusal olarak reddetmişti ama...
Barış
Manço, herkesindi çünkü...
Aynı
cüce şubat’ın aramızdan aldığı bir başka efsane de Cem Karaca oldu...Barış
Manço’nun ölümünün üzerinden 5 yıl geçti ve bu kez de cüce şubat
Cem Karaca’ya kırptı gözünü, yanına
almak için....
Cem
Karaca öldüğünde de tarih 8 Şubat 2004’tü...
Cem
Karaca ve Barış Manço yaşadıkları dönemde ülkelerinin çok keskin biçimde kamplaşmasından etkilenerek zaman zaman
gergin bir ilişki içinde olsalar da , bir çok noktada müzik onları yanyana
getirmiş, dahası ömürlerinin son
yıllarında aynı sahnede aynı türküyü söylemişlerdi birbirlerinin gözlerinin
içine bakarak...
Barış
Manço da
Cem
Karaca da
Anadolu
müzik tarihinin unutulmazlarındandır bugün...
Yarınlara
kesinlikle kalacak isimlerdendir...
Bu
vesileyle hatırlamak hatırlatmak, sevgi ve saygıyla anmak istedik bir kez daha Abdi İpekçi’yi, Barış Manço’yu ve
Cem Karaca’yı...
( murat örem / 03 şubat 2014 / ankara...)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder