gün ne güzel başlamıştı...
önce ekim güneşinin kırık sarı ışıkları girdi yine içeri...
sonra sokaklara çıktım....
ama sonra, bin türlü şey....
sonra "güvenli" ellerde verilen karar....
uygulanacak süreç...
sonra akşam....
taaa bin yıl öncesinin muhteşem eserine yeniden bakmak...
"hisarbuselik"....
ve sonra bir haber internette
"ara güler ÖLDÜ !!!"
90 yaşındaydı ara güler...
bu kavanoz dipli dünyanın kahrını çekmek için
çok uzun kaldı buralarda...
en unutulmaz kareleri çekti ara güler...
en keskin cümleleri kurdu zaman zaman....
çoook yıllar önce gömeçte, taşkın hocanın yazlığında
bir otomobilin içinden bakıyordu dünyaya ara güler,
bir ses vermiştim sevgiyle saygıyla ona
mukabele etmişti tarazlı sesiyle sağol delikanlı diye
boynunda objektiflerle...
ama basiretim öyle bağlanmıştı ki
açıp otomobilin kapısını ara bey, buyrun çaya kahveye
diyememiştim....
hala içimde ukdedir...
o cümleyi kuramamak !!!
ara güler öldü...
türk ve dünya fotoğrafında
kocaman bir insanlık ansiklopedisi kapandı...
isterseniz dünyanın en iyi makinelerini alın
hiçbiriniz şu yukarıdaki kareyi ara güler gibi çekemezsiniz....
toprağın bol olsun ara usta...
nur içinde yat...
o gün seni kahveye çağırmadığım için de hoşgör
ara güler usta....
( murat örem / 17 ekim 2018 / ankara )