*"114" ayrı ülkeden günlük ortalama "500" ziyaret !
*her cümle "5846" sayılı yasa korumasında !
*fotolar "ekseriyetle" büyütülebilir !
*sağ alttaki küçük dünya ?

23 Aralık 2013 Pazartesi

fotoğraf bu....iyi bakın...iyi bakalım....



Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı,   2012 yılı içinde ,  denek / örneklem sayısının   fazla fazla  olduğu bir  araştırmayı paylaştı kamuoyuyla...

Araştırmalar, anketler teknik konulardır ve konunun uzmanlarına bırakılmalıdır  ama  şunu bilmekte fayda var ;

“örneklemi doğru seçerseniz denek sayısının fazlalığı araştırma verilerini olumsuz etkilemek bir yana sonuca ulaşmayı daha da pekiştirir...”

  12bin / 12.ooo   aile üzerinde yapılan araştırmanın adı
                      ”Türkiye’de Aile Yapısı’ ydı...

Aradan geçen aylarda veriler az ya da çok oynamıştır ama genel tabloyu değiştirecek düzeyde değildir...

Elimizde bu kadar kapsamlı denek sayısıyla  yapılan yeni bir araştırma olmadığına göre  o verileri paylaşalım sizinle...

Araştırmaya göre,  ülkedeki evlerin üçte birine internet girmişti ve erkeklerin internete yakınlığı kadınlardan çok daha fazlaydı...

Aile üyelerinin birlikte yaptıkları işlerin ilk sırasında  
yüzde 60’la televizyon izlemek geliyordu...

100 ailenin 80’i  birlikte hiç tiyatro ve sinemaya gitmemişti...
Bir başka deyişle,  5 ailenin 4’üydü sinema tiyatroya gitmeyenler...

Birlikte tatile çıkmayanların oranı da yüzde 64’tü...
Yani , her üç aileden ikisiydi  tatile gitmeyen ya da gidemeyen...

Kişilere televizyonla ilgili sorular yöneltildiğinde
televizyon izleme oranı yüzde 92 çıkmıştı...

Televizyon izleme oranı yüzde 92’ydi ama
 ankete katılanların yüzde  44’ü  hiç kitap okumadığını söylemişti...

Ara sıra okuyanlar da yüzde 43’tü...
Aslında bu ara sıra kitap okuma da ucu açık bir kavramdı...
Ayda bir mi haftada bir miydi ara sıra okumadan kasıt acaba ?
Yoksa üç beş yılda bir miydi ?

Düzenli olarak kitap okuduğunu belirtenler yüzde 13 olmuştu....
Sinema ve tiyatroya hiç  gitmeyenler de
toplumun yüzde 75’i,  yani dörtte üçüydü...

Araştırmada hiç spor yapmıyorum diyenler yüzde 65’i buluyordu...
Toplumun üçte ikisi hiç ama hiç spor yapmıyordu...

Türkiye’nin, erkek egemen toplum olduğu yönündeki efsane ev hayatı için pek geçerli değildi...(!!!)

Evin düzeni, çocuklarla ilgili konular, komşularla ve akrabalarla ilişkiler ve  alışveriş kararlarında kadınların rolü erkeklerden çok daha baskındı...

Bu sonuç erkeklerin ellerindeki gücü kadınlarla paylaşmaları hatta onlara devretme  anlamına mı geliyordu yoksa sorumluluklarını üzerlerinden atmanın kolay yolu muydu acaba.... 

Aileler , ekonomik şartlar uygunsa 3 çocuk istiyorlardı....

Anne babalarla çocuklar arasında ortaya çıkan gerginlik konuları da hepimizin tahmin edeceği başlıklar çıkmıştı ;
İnternet kullanımı, bilgisayar oyunları, cep telefonu bağımlılığı ve derslerdeki verimsizlik...


Araştırmaya göre

birinci evliliklerin yüzde 5’i,
ikinci evliliklerin yüzde 12’si 
üçüncü evliliklerin yüzde 29’u ,
dördüncü evliliklerin yüzde 56’sı
boşanmayla sonuçlanıyordu....

Temel boşanma sebepleri arasında sanılanın aksine ilk sırayı ekonomik sorunlar, sadakatsizlik, cinsel uyumsuzluk başlıkları değil
”sorumsuz ve ilgisiz davranma” almıştı...

Türkiye’de kadın ve erkeklerde ilk evlenme yaşı da gittikçe ileriye atılıyordu...

“Görücü usulü evlenme”  önemini çok da kaybetmemişti 2012’nin Türkiyesi’nde...

Araştırmanın öne çıkan sonuçlarından biri de kişilerin mutluluk algısıyla ilgiliydi...

Katılımcıların yaklaşık 
          yüzde 60‘ı kendini mutlu, 
          yüzde 16’sı çok mutlu  hissediyordu....
yüzde 20 ne mutluyum ne de mutsuz derken,
yüzde üçe yakın kesim mutsuz,
 yüzde yarım da
çok mutsuz olduğunu söylemişti...

Mutlulukla ilgili bir başka çarpıcı sonuca göre de
kırdakiler kenttekilere,
erkekler  kadınlara,
geliri ve mesleki durumu iyi olanlar
 alttakilere  göre
kendilerini daha mutlu hissediyorlardı...

Fotoğraf bu....

Türkiye’nin gazeteleri de , televizyonları da, radyoları da , internet medyası da, yöneticileri de, siyasetçileri de bu fotoğrafa iyi bakmak zorunda...

Tabi , Türkiyenin kendisi de bu fotoğrafa iyi bakmak zorunda...

(murat örem / 23 aralık 2013 / ankara...)
- fotoğraf / soldaki övünç örem / sağdaki umur örsan örem/ susurluk / 1995-

2 yorum:

  1. Evet Murat bakıyoruz. Kimimiz değiştirmek için çalışırken kimimiz trene bakar gibi bakıyoruz. 😢

    YanıtlaSil
  2. namıkcım,

    sen çok yaşa :)))

    murat...

    YanıtlaSil